25 Kasım 2012 Pazar

Windows 8 İçin En İyi 8 Araç



Windows 8, birçok yönüyle Windows 7'den çok daha iyi bir işletim sistemi. Ancak bazı alanlarda istisnalar da yok değil. Her zaman olduğu gibi ücretsiz araçlar, Windows 8'deki can sıkıcı şeyleri ortadan hızla kaldırabiliyor.
Microsoft'un üzerinde aylardır çalıştığı Windows 8 sonunda hazır ve herkes tarafından satın alınabiliyor. Dokunmatiklere odaklanan yeni görünümü, bu görünüme özel uygulamaları ve güvenlik geliştirmeleri gibi başka birçok kökten değişiklikle yeni Windows, önceki sürümlerinden ayrılıyor.
Microsoft'un efsane PowerToys koleksiyonu, malesef en son Windows XP için sunuldu. Bu ücretsiz araç paketi, işletim sistemini daha verimli ve daha kolay kullanmanızı sağlıyordu. Windows 8 kutudan çıktığı haliyle her şeyi çok daha iyi yapsa da, bu makalemizde yeni işletim sistemini faydalı işlevler ve yeteneklerle donatacak 8 yazılımı sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Sorun: Windows 8'deki Windows Media Player, en popüler medya codec'lerini destekliyor ancak DVD'leri çalamıyor. Microsoft, günümüzde DVD videolarının popülerliğini yitirmesi nedeniyle ödediği lisans ücretlerini kısmak istiyor. Bu neden DVD desteği sunan Media Center, ücretli ek bir paketolarak satılıyor.
Çözüm: Ücret ödemeden ve fazla uğraşmadan, açık kaynak kodlu bir alternatif olan VLC media player'a geçebilirsiniz. Videoları yürütmek için tüm gerekli codec'lere sahip olan VLC, DVD disklerini de oynatabiliyor.
İşi daha da ileriye taşımak isteyen kullanıcılar, VLC'nin gelişmiş akış özelliklerinden faydalanabilirler.
Sorun: Windows 8'in yeni Metro arayüzü, Windows başlar başlamaz devreye giriyor. Bazı kullanıcılar, yeni, kutulu tasarımdan oldukça memnun olsalar da, bazı kullanıcılarmasaüstüne erişmek için bir döşemeye tıklamayı sıkıcı buluyorlar. Özellikle dokunmatik bir cihaza sahip olmayan kullanıcılar, bilgisayarlarının direkt olarak masaüstüyle açılmasını isteyebiliyorlar.
Çözüm: Skip Metro Suite gibi ücretsiz bir yazılımdan yardım alarak Windows 8 arayaüzünü atlayabilir, direkt olarak masaüstünü açabilirsiniz. Yazılım, Windows 8'in "Hot Corners" özelliklerini de isteğe bağlı olarak devre dışı bırakabiliyor.
Sorun: Windows 8'in en çok eleştirilen yönlerinden bir tanesi de Başlat menüsünün tamamen kaldırılmış olması. Başlat menüsü, Windows'un belki de en çok kullanılan işlevlerinden bir tanesiydi ve yüklü tüm programlara bu menü yoluyla erişebiliyorduk. Menü içerisindeki tüm işlevler Windows 8'de mevcut, ancak onlara farklı yollarla erişmeniz gerekiyor.
Çözüm: Ücretsiz bir yazılım olan Classic Shell, eski Windows'lardaki işlevleri Windows 7 ve Vista'ya getiriyordu. Artık Windows 8 için de hazır olan yazılım, işletim sisteminden kaldırılan Başlat menüsünü geri getiriyor.
Program, Başlat menüsü için klasik XP teması Vista veya Windows 7 temalarınından birini seçmenize izin veriyor.

Sorun: Windows'un son birkaç sürümü, bütünleşik disk yazma işlevleriyle geliyor. Windows 8'de de hızla bir CD yazmak istediğinizde, bunu yapmanız mümkün. Ancak örneğin imaj dosyaları oluşturmak gibi daha gelişmişözelliklere ihtiyacınız varsa alternatiflere yönelmeniz gerekiyor.
Çözüm: Bir disk yazma yazılımı olan ImgBurn, veri veya çokluortam içeriklerini bir ISO dosyasına, CD'ye, DVD'ye veyaBlu-ray'e yazabiliyor. ImgBurn, tüm karmaşık işlevleri size basit ve temiz bir arayüzde sunuyor.
Sorun: Windows 8, masaüstünü tamamlayacak yeni döşemearayüzüyle geliyor. Ancak masaüstünüz hala kısıtlı bir alana sahip. Bir sanal masaüstü yöneticisi, Windows 8 için çok faydalı olabilirdi ancak Microsoft böyle bir işlevi dahil etmemeyi tercih etmiş.
Çözüm: Ücretsiz bir yazılım olan Dexpot ile 2 masaüstünden 20 masaüstüne kadar geniş bir çalışma alanına sahip olabiliyorsunuz. Linux ve Mac OS kullanıcılarının uzunzamandır kullandığı bu özellik, Dexpot ile Windows 8'e geliyor:Yazılım ile pencerelerinizi ve simgelerinizi farklı masaüstlerine dağıtmanız mümkün. Tam ekran ön izleme özelliği, tüm masaüstlerinizi küçük resimler halinde gösterebiliyor. Bu görünümde programlarınızı farklı masaüstlerine dağıtmanıza izin veriliyor.



Sorun: PDF, herhangi bir belge, form veya talimatların bulunabileceği evrensel bir dosya biçimi. Windows 8'deki yenilliklerden bir tanesi de PDF ve XPS dosyalarını açabilmesi. Ancak Windows 8'in bu entegre özelliği, PDF'ler üzerinde değişiklik yapmanıza izin vermiyor.
Çözüm: PDF'leri açabilmek için Microsoft'un PDF görüntüyecisine ihtiyacınız yok. Örneğin Chrome, entegre PDF görüntüleyicisi sayesinde tüm PDF'leri açabiliyor.
PDF belgeleriyle daha çok çalışıyorsanız ve onları düzenlemeniz gerekiyorsa, size PDF Xchange Viewer'ı öneriyoruz. PDF Xchange Viewer, PDF'leri farklı sekmelerde açabiliyor, onların üzerine açıklamalar, notlar eklemenize ve vurgulamalar yapmanıza izin veriyor.

Sorun: Microsoft, Windows Vista ve 7'deki masaüstü araçlarını kaldırmasının sebebini şöyle açıklamıştı: "Windows'daki heyecan verici olanakları değerlendirmek istiyoruz ve dolayısıyla Windows araçları galerisini web sitemizden kaldırıyoruz."
Masaüstü araçları, takvimden mesaj akışına, hesapmakinesinden ağ analiz aracına çok sayıda farklı işlevi masaüstümüze taşımaya izin veriyordu. Ancak Windows 8'de bu işlev artık yok.
Çözüm: Pratik bir araç olan 8GadgetPack, Vista ve Windows 8'de tanıştığımız araçları ve kenar çubuğunu Windows 8'e getiriyor. 8GadgetPack içerisinde aralarında All CPU Meter, Takvim, App Launcher, Driveinfo'nun bulunduğu bir düzineden fazla araç bulunuyor.




Sorun: Windows 8'de iki çeşit Internet Explorer 10 bulunuyor. Bunlardan bir tanesi eklenti desteğiyle masaüstü modunda çalışırken, diğeri Metro arayüzünde eklenti desteği olmaksızın çalışıyor. Bunun anlamı, Metro arayüzünde çalışan IE10'un Flash veya Silverlight'ı desteklemiyor olması. Metro IE10 aynı zamanda tamamen dokunmatik özelliklere göre geliştirilmiş. Örneğin tarayıcının adres çubuğu alt tarafta yer alıyor.
Çözüm: Windows 8 uygulama mağazasını ziyaret ettiğinizde Metro IE10'a bir alternatif bulmanız mümkün değil. Ancak Firefox ve Chrome'un Metro sürümleri, çok yakın bir zamanda indirmeye sunulacak.
CHIP Online okurları ise Google Chrome ve Mozilla Firefox'un Metro sürümlerini şimdiden deneyebilir ve internette Flash destekli web sitelerinin tadını çıkarabilirler. Bunun için Windows 8 Mağazası'na girin ve tarayıcıları aratarak yükleyin...
Araçları İndirin;
İndirin: VLC media player
İndirin: Skip Metro Suite
İndirin: Classic Shell
İndirin: ImgBurn
İndirin: Dexpot
İndirin: PDF Xchange Viewer
İndirin: 8GadgetPack

Bilişim teknolojileri nedir

Bilişim teknolojisi, bilginin toplanmasında, işlenmesinde, depolanmasında, ağlar aracılığıyla bir yerden bir yere iletilip kullanıcıların hizmetine sunulmasında kullanılan iletişim ve bilgisayarlar dâhil bütün teknolojileri kapsayan teknolojilerdir. 

Bilişim teknolojisi iletişim ve bilgisayar sistemleriyle bağlanabilen bilgi hizmetlerinin tamamı için kullanılan bir kavramdır. Yani bu kavramı sadece bilgisayar donanım ve yazılımlarıyla sınırlı tutamayız. Bilişim teknolojisinin 4 temel kategorisi bulunmaktadır:
1. Yazılım
2. Hizmetler
3. Donanım
4. Ekipmanlar

Bilişim teknolojileri devrimsel nitelikli değişimlere neden olmaktadırlar. Bu teknolojiler, ülkelerin birinci veya uçunu sınıf olmalarım belirleyecek kadar büyük bir öneme sahiptirler. Bilişim teknolojileri vasıtasıyla bilgiler istenilen noktalara geleneksel yollardan milyonlarla ifade edilebilecek bir oranda daha hızlı ulaştırılabilmektedir. Bilişim toplumunun yolunun açılması ve gerçekleşmesi, "içerik" (bilgi) ve ''teknoloji"nin (bilgi teknolojisi) bütünleşmesiyle sağlanacaktır. Bilişim teknolojisinin altyapısı bilgisayar ve diğer iletişim araçlarına dayanır ancak bu teknolojide insani unsuru yok sayılamaz. Bu teknolojiyi yarısı donanım, yarısı yazılımdan oluşan bir elmaya benzetirsek; insanı da bu elmanın oluşumunu sağlayan özsuya benzetebiliriz. Zira donanımın da yazılımın da geliştirilmesi insanın yaratıcılığına ihtiyaç duymaktadır. Bu teknolojiler esasen insan aklının yansımasından başka bir şey değildirler. Bilişim teknolojisi, yaşamımızın her alanında her türlü işimizin yapılmasında bize yardımcı olmakla beraber bizi birçok angaryadan da kurtarmaktadır. Yani bize özümüze daha fazla zaman ayırma ve yoğunlaşma imkânı ermektedir. Buna imkân bulmuş insan zekâsının daha neler başarabileceğini hayal etmek bile gerçekten zordur. Bilişim teknolojisi diğer bütün disiplinler ile ilgidir ve bunun neticesi olarak çok farklı biçimlerde uygulanarak bize sınırsız bir etki ve gelişme olanağı sunuyor. Bilişim teknolojileri, bilişim toplumunun hammaddesi olan bilgiye istenildiği zaman ve mekânda hızlı bir şekilde ulaşılmasını sağlar. Bununla da yetinmeyip sürekli olarak yeni bilgilerin üretilmesine aracılık ederler. Bu teknolojilerle birlikte toplum yeniden şekillendirilmektedir. Tarım toplumunda dönüşümün motoru saban, sanayi toplumunda buhar makinesi, bilişim toplumunda ise bilgisayardır. Bilgi akış hızının artması beraberinde, bilim, teknoloji ve üretim üçgenin çevrimim hızlandırmaktadır. Bilişim teknolojileri yeni ekonomik yapının dinamiğini oluşturmaktadır.
teknolojide
Tablo. 1 Bazı gelişmiş ülkelerde başlıca iktisadi büyüme kaynaklarının görece önemi (% Dağılım)


Tablo. 1'deki veriler açıkça, son 50 yıl içinde teknolojik ilerleme ülkelerin büyümesinde belirleyici unsur haline geldiğini göstermektedir. Bilişim teknolojileri ekonomik yapı üzerindeki büyük bir dönüşüm başlatmıştır. Öncelikle, ekonomik faaliyetlerin küreselleşmesine olanak tanımışlardır. Bu teknolojilere yapılacak yatırımlar ulusal ölçekli ekonomilerin büyüme oranlarını ve diğer bütün sektörlerini etkiler. Firmaların iç verimlilik oranlarını yukarı trende sokarken, dış çevreleriyle de ilişkilerinde yeni mekanizmalar içine girmelerine neden olmaktadırlar. Böylece iç ve dış süreç ayrımları ortadan kalkmaya yüz tutmaktadır. Firmalar, bilişim teknolojileriyle sağladıkları esneklikle maliyetlerini düşürmekte ve küresel ölçekli rekabetlere girişebilmektedirler. Etkilerine baktığımızda iletişim, bilişim ve genel yayıncılık alanlarında meydana getirdiği "yakınsama"dır. Yakınsama, kişisel bilgisayarın, iletişimin ve televizyonun erişilebilir bir kullanıcı tecrübesinde birleştirilmesidir. Internet üzerinden TV-radyo yayını, TV birimlerine getirilen Internet servisleri, gezgin telefonlar, elektronik posta gibi uygulamalar örnek olarak gösterilebilir. İşletmelerde bilişim teknolojilerinin ne zaman ve ne düzeyde etkin olduklarını aşağıdaki şekilde görülmektedir: R.L. Nolan tarafından geliştirilen aşamalar teorisi bize bilişim teknolojilerinin zaman içerisinde kullanılma eğilimlerim göstermektedir. Buna göre 1960'iı yıllardan geleceğe uzanan dönemde bilişim teknolojilerinin üç ayrı evresi olmuştur. Sırasıyla, "veri işleme dönemi", "mikro dönem" ve "ağ dönemi". Veri işleme dönemi, ana bilgisayarları destekleyen endüstri ürünlerince şekillenmiştir. Mikro dönem ise bilişim teknolojilerinin sahne aldığı bir dönem olarak da ifade edilebilir. Bu dönemde bilişim teknolojilerinin çalışanlarca kullanımı amaçlanmıştır ve nihayet ağ dönemi de, bilgisayar ağlama olan ihtiyacın bir ifadesidir. Bu dönemde işlerin ağ şeklinde örgütlenmesi zaruret halim almıştır. Böylece örgütler arası çeşitli ağ yapıları oluşmuştur. Geniş Alan Ağları olarak bilinen Wide Area Network (WAN) ve Bölgesel Alan Ağları diye bilinen Local Area Network (LAN) oldukça yaygınlık kazanmıştır. Bu teknolojik gelişime dayalı ayrım aynı zamanda sanayi ekonomist, geçiş ekonomisi ve bilgi ekonomist olmak üzere üç ayrı ekonomik evreyi de ifade etmektedir. 1975–1980 dönemi "yaratıcı yapısal değişme dönemi" ve 1995’ten 2010’lu yıllara uzanan dönem de "dönüşümsel işletme dönemi" olarak değerlendirilmektedir.

Başlıca Bilişim Teknolojileri
Bilişim teknolojilerinin ortaya çıkmasının ve gelişmesinin dayandığı temeller vardır. Bunlar;
Kuantum mekaniğinin
Enformasyon kuramının
Moleküler biyolojinin
Oşinografinin
Ekolojinin
Uzay bilimlerinin oluşturduğu bütüne dayanmaktadır.
Bilişim teknolojilerini sadece bilgisayarlarla sınırlamak mümkün değildir. Çok daha geniş bir yelpazeyi kapsayan başlıca bilişim teknolojilerim şöyle sıralayabiliriz:
• Firma ve bürolarda kullanılan bilgi işlem ve hesap makineleri
• İzole edilmiş metal ve kablo mamulleri
• Elektronik supap ve tüp mamuller ile diğer elektronik parçalar
• Televizyon ve radyo vericileri ile ilgili ürünler, telefon ve telgraf hat cihazları
• Televizyon ve radyo alıcıları mamulleri, ses ve video kayıt cihazları, teksir cihazları ve yardımcı ürünler
• Endüstriyel süreç araçları dışında, ölçme, kontrol, test, rota saptama vb. amaçlarla kullanılan araç ve cihazların mamulleri
• Endüstriyel süreç kontrol araçlarıyla ilgili mamuller, bilişim teknolojileriyle ilgili hizmetler
• Makine ve ekipmanların toptan satışı ve tedariki
• Bilgisayar dâhil, işyeri makine ve bilgi işlem ekipmanlarının kiralanması
• Telekomünikasyon
• Bilgisayar ve ilgili hizmetler

BLOGGER SEO AYARLARI

Blogger Googlenin desteğiyle dünyanın en popüler bloğu haline geldi.Google ait olan bu servisin etiketlerinin google tarafında indexlenmediği bir gerçek.Ayrıca yadığınız yazıların URL adreslerinin karmaşık ve uzun olduğunu da fark etmişsinizdir.Bloğumuzdaki bütün bu dezavantajları 5 adımda avantaja nasıl çevireceğimizi, blogspot seo ayarlarını nasıl yapacağımızı anlatalım:
1.Adım:Blogspot Başlık Ayarlarınızı Yapın
Google de bir blogger sayfası arattığınızda ilk önce blog başlığınız daha sonra yazı başlığınız görünüyor.Blog İsmi:Yazının Başlığı şeklinde.Bu da googlede indexlenen sayfaların kötü görünmesine ziyaretçilerin kaçmasına neden olur.
Googlede arama yapan kişilerin dikkatini çeken başlık tipinin Yazının Başlığı:Blog İsmişeklinde olduğu kanıtlanmış bir gerçek.
Bu ayarı yapmak için;
*Blooger Panelinden>Tasarım>Htmlyi Düzenle giriyoruz.
*Widget Şablonlarını genişlet kutucuğunu işaretliyoruz.
*(Ctrl+F Yardımı ile)aşşağıdaki kodu buluyoruz
 <title><data:blog.pageTitle/></title>
*Şununla değiştiriyoruz.
<b:if cond='data:blog.pageType == "index"'>
<title><data:blog.title/></title>
<b:else/>
<title><data:blog.pageName/> - <data:blog.title/></title></b:if>

*Şablonu Kaydet diyoruz.Artık Google aramalarında blog sayfalarımız Yazının Başlığı:Blog İsmi şeklinde çıkacaktır.
2.Adım:Meta Ayarlarınızı Yapın
Google sitenizin ne hakkında olduğunu bildiren kodları sitenize ekleyin.Böylelikle bu konullarda google sitenizi daha üst sıralara taşıyacak.
*Blogger Panelinden>Tasarım>Html yi Düzenle ye giriyoruz.
*Widget Şablonlarını genişlet kutucuğunu işaretliyoruz.
*(Ctrl+F Yardımı ile)aşşağıdaki kodu buluyoruz
 <b:include data='blog' name='all-head-content'/>
*Sonraki Satıra aşşağıdaki kodu ekliyoruz.
 <meta content='BLOGUNUZUN KISA AÇIKLAMASI' name='description'/>
<meta content='BLOGUNUZUN ANAHTAR KELİMELERİ' name='keywords'/>
<meta content='BLOG YAZARININ ADI' name='author'/>
*Şablonu Kaydet diyoruz.

3.Adım:Ziyaretçilerinizi Yorum Yazmaya Teşvik Edin
Ziyaretçilerinizin yazacağı her yorumda sayfanız güncellenecek bu da google nin dikkatini çekecek.Yorumlarda, yazdığınız yazıyla ilgili anahtar kelimeler olacağı için seo açısından sitenize artı puan kazandıracak.
4.Adım:Yazı Başlıklarınız Dikkat Çekici Olsun
 Yazılarınızın başlığı ne kadar ilgi çekiciyse, Google'da tıklanma oranınız o derece artacaktır. Bu seo tekniği aslında tamamen sizin hayal gücünüze bağlı. Örneğin bir yazımıza 'Dünya üzerindeki güzel şehirler' başlığı vermek yerine 'Mutlaka Görmeniz Gereken 10 Yer' başlığı verirsek; sitemizin tıklanma oranı artacaktır.
5 Adım: Yazı Başlığınızda Türkçe Karakter Kullanmayın.
Yazınızın başlığında Türkçe karakterler kullanırsanız, konunuzun url'sinde anlamsız kelimeler oluşacaktır. Bu da Google'da yazınızla ilgili aranmalarda, sitenizi alt sıralara düşürecektir. Örneğin 'Türkçe' başlıklı bir yazı yazdığınızda, yazınızın url'sisiteadresi/sene/ay/Trke.html şeklinde olacaktır. Yani Türkçe karakterler gözükmeyecektir.Bu seo açısından istenmeyen bir durumdur. Bunun yerine, yazınızın başlığını en başta (daha yazınızı yayınlamadan) 'Turkce' şeklinde ayarlayıp, yazınızı yayınladıktan sonra Düzenle'ye girip başlığınızı 'Türkçebiçiminde değiştirmek olacaktır. Bu durumda hem yazınızın url'si siteadresi/sene/ay/Turkce.html şeklinde olacak, hem de başlığınız 'Türkçe' biçiminde gözükecektir.

KAYNAK: http://www.blogokulu.org/2011/12/blogger-seo-ayarlari-blogspot-seo.html

Alexa'da Yükselmek Gerçekten Önemli Mi ?


Kendi deneyimlerinden yola çıkarak şunu kesin bir şekilde söyleyebilirim ki HAYIR!. Herkes bir Alexa’dır tutturmuş gidiyor. Alexa ile yatıp Alexa ile kalkıyorlar. Hatta bununla ilgili programları kullanıp yükselmeye çalışanlar da var. Bu insanlar hala olayın mantığını kavrayamadılar. Bir sitenin içeriğine bakınca zaten az çok ne olduğu anlaşılıyor.

Ayrıca sitenize gelen ziyaretçileriniz/takipçileriniz, sizin Alexa değeriniz için gelmiyor. Yazılarınızı beğendikleri için geliyor. Siz, sitenize yeterince ilgi gösterirseniz hem ziyaretçilerinizi memnun edersiniz hem de Alexa değeriniz zaten yükselmeye devam eder. Benim kişisel sitemde, Alexa değerini hiç önemsemedim. Tek yaptığım yazı yazmak.

Alexa değerime bakınca zaten 2-3 günde bir düşüyor. Onu daha da yükseltmek için hileye hurdaya başvurmadım. Siteme bakacak olursanız, Alexa Widget‘ı bile eklemedim. Bir de şu sıralar yeni yeni uğraştığım blogspot siteme, Alexa Widget’ın gerçekten işe yarayıp yaramadığını test etmek için Alexa Widget yerleştirdim. Dediğim gibi amacım sadece test etmek.

Alexa ile ilgili yabancı siteleri gezdiniz mi gezmediniz bilmiyorum. Fakat ben gezdim. Bir çok sitede, birisi Alexa ile ilgili soru sorduğunda yanıt verenlerin bir çoğunun Alexa’yı önemsemediklerini gördüm. Buna bu kadar zaman harcayacağınıza, harcadığınız zamanı sitenize yazı ekleyerek geçirseydiniz Alexa’nız zaten yükselecekti.

Ben ne kadar söylesem de siz yine bildiğinizi yapacaksınız, biliyorum. Siz bilirsiniz. Ziyaretçilerinize/takipçilerinize faydalı olmaya çalışmak yerine sürekli Alexa ile ilgilenmek daha cazip geliyorsa o sizin bileceğiniz iş.

Siz ne düşünüyorsunuz?. Sizce Alexa’da yükselmek önemli mi, değil mi?

24 Kasım 2012 Cumartesi

BÖTE MEZUNLARI VE SORUNLARI

BÖTE MEZUNLARININ İŞ SIKINTILARI NELER? BÖTE ÖĞRENCİLERİNİ MEZUNİYETTEN SONRA NELER BEKLİYOR?

2000’li yılların başında oldukça güzel ve çekici bir bölüm olan Böte son birkaç yılda özellikle Fatih projesi kapsamında büyük bir hızda kan kaybetmeye devam ediyor. Özellikle son yıllarda öğretmen olarak atanmakta zorluk çeken böte mezunları kendisini özel sektörde iş bulmak için zorluyor. Kimi mezunlar ise kendi işlerini yaparak hayatta tutunmaya çalışıyor. Böte bölümü bildiğiniz gibi 1998 yılında açılmış bir bölümdür ve amacı, ilk ve orta dereceli okullarda yer alan Bilgisayar derslerini verecek öğretmen yetiştirmektir. Geçen zaman içerisinde Bilgisayar Öğretmenleri’nin adı Bilişim Teknolojileri olarak değiştirilmiş ve seçmeli ders statüsüne yerleştirilmiştir. Haftalık ders saati de bir haftaya düşürülerek karne notu da ortadan kaldırılmıştır.

Daha önce blogumda yazmış olduğum Böte Bölümü Atamaları ve İş İmkânları başlıklı yazımda böte mezunu öğrencilerin hangi işlerde çalışabileceğinden bahsetmiştim. Böte bölümüne gidecek olan öğrencilere gerek rehber öğretmenler, gerekse bu konuda hiçbir bilgisi olmayan insanlar tarafından büyük telkinler verilerek bu bölüme gitmeleri şiddetle öneriliyor. Sebebi ise, böte mezunlarının özel sektörde çok kolay iş bulması ! Arkadaşlar evet doğru özel sektörde böte mezunlarına iş çok ama şöyle bir sıkıntı var? Böte mezunu 4 yıl boyunca kendini hangi konuda ne kadar geliştirdi? Bazı insanlar atıp tutmayı çok seviyorlar. Eğer bu yazıyı okuyup da böte bölümünü tercih edecek olan arkadaşlar varsa iki kere düşünsünler derim. Çünkü eğer kendinizi geliştirmez ve 4 yıl boyunca hiçbir şey yapmazsanız aç kalırsınız. Özel sektörde çalışmak o kadar kolay bir iş değil. Size iş verecek olan kişi sizden emin olun ilk olarak İngilizce isteyecektir. Hiç değilse orta seviyede İngilizce bilmeniz şart arkadaşlar. Gerek ilkokullarda gerekse üniversitelerde Böte bölümü yani Bilişim için oldukça geniş bir yatırım yapıldı.

Okullara bilgisayar laboratuarları kuruldu, üniversiteler de öğretmen yetiştirmek için bölümler açıldı. Ama şu an Böte mezunlarının atamaları ve iş bulmaları oldukça zor bir durum almış durumda. Bunları çözmek aslında çok zor değil. Böte’den mezun olduktan sonra eğer gerçek bir Böte’li olmak ve özel sektörde çalışmak istiyorsanız yapmanız gereken en önemli şey üniversite yıllardan çok çalışmak. Kendinizi İngilizce konusunda kesinlikle geliştrmelisiniz.

Alan olaraksa şu an için oldukça popüler olan AndroidSosyal MedyaDigital Pazarlama gibi konularda kendinizi geliştirdiğiniz taktirde iş bulmanız bir nebze daha kolay olacaktır. Ayrıca öğretim tasarımcısı, uzaktan eğitim uzmanı ve proje yönetimi konularında da kendinizi geliştirmeniz durumunda da kolay bir şekilde iş bulabileceğinizi düşünüyorum.

Bu yazıyı okuyan böte öğrencisi ya da böte mezunlarının da tavsiyelerini bekliyorum. Yorum formundan değerli görüşlerinizi paylaşabilirsiniz.

KAYNAK:  http://celilbayer.blogspot.com/2012/11/bote-mezunlari-ve-sorunlari.html

USB Dongle ne demektir?

Bugün usb dongle'ın ne demek olduğunu araştırırken karşılaştığım ilginç manzarayı yazacağım.
Arkadaşımızın biri forum.donanımhaber.com da bir başlık açmış usb dongle ne demektir diye gelen cevapları yazacağım şimdi :D

+usb dongle ne demektir?
-usb dongle afrikada yaşayan bir kuş türüdür :D

+usb dongle ne demektir?
-usb dongle halkın kendi kendini yönetmesidir :D

+usb dongle ne demektir?
-usb dongle insanın kendine yakışanı giymesidir. :D

 ve en komiği geliyor..

+usb dongle ne demektir?
-usb dongle latinceden dilimize pelesenk olmuş bir deyiştir.Türkçedeki tam karşılığı "usb dongle-usb'nin dingilliği" demektir.Bazı usb aygıtlarına bu isim verilir ki o usb aygıtı dingillik yapıp yarı yolda bırakabilir.Bu yüzden kahrolsun usb dongle diyoruz. :D

http://forum.donanimhaber.com/m_44166732/tm.htm

Ücretsiz Blog Servisleri


Ücretsiz Blog Servisleri

2 Yorum
 Ücretsiz Blog Servisleri
Blog Yazmak isimli yazıda bloglar konusunda görüşlerimi bildirmiştimPeki bu blogları nasıl oluşturacağız. Biraz da bu konudan bahsedelim. Ücretli yani domain&hostingi bize ait bir blog açmak istiyorsak şu konudan faydalanabiliriz. Ancak başlığımızdan da anlaşılacağı gibi ben şu an ücretsiz servislerden bahsedeceğim.

WordPress
wordpress1 300x214 Ücretsiz Blog Servisleri
En çok kullanılan ücretsin blog sistemlerinden biridir. Kullanımı, geliştirilmesi, arzuladığınız şekle getirmesi kolaydır. Tabi ki bilginiz dahilinde:).
Aynı zamanda WordPress blog scripti, en kullanışlı içerik yönetim sistemlerinden(CMS) birisidir.
WordPress alt yapısına sahip bir bloga iki şekilde sahip olabilirsiniz.
Bunlardan ilki, tr.wordpress.com adresinden ücretsiz kayıt olarak blogunuzu oluşturabilir, yazılarınızı tüm dünyaya sunabilirsiniz.
İkinci yol ise, tr.wordpress.org adresinden WordPress’in en güncel sürümünü indirebilir, indirdiğiniz dosyadaki sitenizin ana dizinine attıktan sonra WordPress kurulumunu gerçekleştirebilir ve WordPress’i tadını çıkarmaya başlayabilirsinizi.
İkinci bahsettiğim yolda, kendi siteniz(host+domain) olacağı için doğal olarak ücretsiz olmuyor. Ancak ben aklıma gelmişken bahsedeyim dedim. İlk yolu kullanarak ücretsiz bir WordPress bloguna sahip olabilirsiniz.

Blogger
Blogger Ücretsiz Blog Servisleri
WordPress kadar yaygın olarak kullanılan bir diğer ücretsiz blog sağlayımız ise Blogger’dır. Hani şu .blogspot.com uzantılı siteler, hep Blogger siteleridir.
Blogger bir Google servisidir. Yani Blogger kullanırken, internet aleminin her şeyi olan Google kalitesini hissedeceğinizi söyleyebiliriz.
Bir Blogger altyapısını kullanan bir blog açmak istiyorsanız, www.blogger.com adresine girerek Google hesabınız ile sisteme giriş yapıp ücretsiz blogunuza sahip olabilirsiniz.

Blogcu
blogcu 300x273 Ücretsiz Blog Servisleri
Şimdi de gelelim bir Türk  ücretsiz blog servisine. Türk kullanıcılara ücretsiz blog servisi veren bir site.
Blogcu’dan bir blog sahibi olmak için, www.blogcu.com’a girdikten sonra kayıt olarak bloglamaya başlayabilirsiniz.