23 Kasım 2012 Cuma

Öğretmenler Günü


Öğretmenler Günü, Ulu önder M.Kemal Atatürk'ün öğretmenlik mesleğini icra eden kimseleri onurlandırmak için çeşitli etkinliklerin düzenlendiği bir kutlama gündür.
Pek çok ülkede 1994’ten beri her yıl 5 Ekim günü UNESCO tavsiyesiyle Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. 5 Ekim günü, 1966 yılında Paris’te gerçekleşen “Öğretmenlerin Statüsü Hükümetlerarası Özel Konferansı”’nın sona erip UNESCO temsilcileri ile ILO tarafından “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi”’ni oybirliği ile kabul edilişinin yıldönümüdür.
Kendi kültürel ve tarihi özelliklerine, okul tatil günlerine göre çeşitli ülkelerde farklı tarihler Öğretmenler Günü olarak belirlenmiştir. Örneğin 12 Arap ülkesinde (BahreynBirleşik Arap EmirlikleriCezayirFasKatarLibyaMısırSuudi ArabistanTunusUmmanÜrdünYemen ) her yıl 28 Şubat günü, Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Öğretmenler Gününün tatil olup olmadığı da ülkesine göre değişir.
Not::Ben ve benim gibi eğitim fakültesinde okuyan arkadaşlarımızında öğretmenler gününü kutlarım.

Facebook işleminizi kısa yoldan halletmek istiyormusunuz?



Günümüzün çoğunu Facebook'ta geçiriyoruz ve tabi facebook'taki özellikleri daha hızlı kullanmak istiyoruz.Facebook'ta Mesaj atmak için kişinin profiline yada kendi gelen kutumuza girip yeni mesaj  'a tıklayıp mesaj kutusuna açmak yerine bir tuş kombinasyonu ile yapmak istediğimiz işlemi kısayoldan gerçekleştirebiliriz.

Aşağıdaki Tuş Kombinasyonları sadece Mozilla Firefox ve Google Chrome için farklı ayarlanmıştır.

Chrome   Firefox      Facebook
Alt+m   Shift+Alt+m  Yeni Mesaj
Alt+0    Shift+Alt+0   Yardım Merkezi
Alt+1    Shift+Alt+1   Anasayfa
Alt+2    Shift+Alt+2   Profil Sayfası
Alt+3    Shift+Alt+3   Arkadaş Listeni Yönet
Alt+4    Shift+Alt+4   Mesaj Listesi
Alt+5    Shift+Alt+5   Bildirim Sayfası
Alt+6    Shift+Alt+6   Hesap Ayarları
Alt+7    Shift+Alt+7   Gizlilik Ayarları
Alt+8    Shift+Alt+8   Facebook Fan Sayfası
Alt+9    Shift+Alt+9   Facebook Kuralları
Alt+?    Shift+Alt+?   Arama Kutusu

Facebook Sunucularını Soğutmak için Patent Alıyor.


Sıcak bir koridor çevreleme sistemine sahip Prinevlle, Oregon yeni Facebook veri merkezinde, sunucu odası
Facebook, veri merkezlerindeki sıcaklığı kontrol edebilmek için yeni nesil bir teknoloji geliştirmeye çalışıyor.Geliştirilmek istenen teknoloji, sunucular üzerindeki basınca göre sunuculardaki iş yükünün otomatik olarak yer değiştirmesini sağlayacak.
Facebook, Soğutma Otomasyonu olarak adlandırılan teknolojinin patentini almak için 2010’da başvuru yapmıştı. Facebook mühendisleri Amir Michael ve Michael Paleczny tarafından geliştirilen teknoloji, sunucuların “soğutulma ihtiyacına” göre iş yüklerini kendi aralarında otomatik olarak dengelemelerini öngörüyor.
Sunucular ne kadar ısınırsa, soğutma maliyeti de o kadar yükseliyor. Yeni teknolojiyle amaç, tüm sunucuların ne kadar ısınsalarda hata vermelerini önlemek. İki mühendis, “Sunucuların soğuma gereksinimlerini tespit ederek, hata vermeden çalışabilecekleri en yüksek sıcaklığı belirleyebileceğiz” dedi.
Facebook, söz konusu teknolojiyi şu an kullanıp kullanmadığı konusunda bir açıklama yapmadı.Facebook’un rakibi Google ise “Spanner” adını verdiği platformla, sunuculardaki ısı limiti aşıldığı anda veri yüklerini otomatik olarak değiştiriyor.
HP, Opengate Data Systems, ve SynapSense gibi şirketlerde, sunucu sayıları giderek artan şirketler için çeşitli soğutma sistemleri geliştiriyor.
SİSTEM NASIL ÇALIŞIYOR?
Facebook’un soğutma sistemi, veri merkezlerindeki sunucu ünitelerini soğuk ve sıcak koridorlar arasına yerleştirmeye dayanıyor. Bu şekilde, iki koridor arasındaki basınç farkı, soğuk koridordaki havayı sunucular boyunca sıcak koridora iletecek ve hava burada veri merkezinin dışına atılacak.
Algılayıcı monitörler iki koridor arasındaki basınç farkını denetleyecek ve sunucuların iş yükünü buna göre belirleyecek. Basınç farkı oluştuğUnda, bir sunucu ısı limitini aşmadan sadece belli miktar iş yükü taşıyabilecek.
Facebook, yeni teknolojisiyle sunuculardaki iş yükünü değiştirebileceği gibi, veri merkezinin fanlarını da kontrol ederek, soğuk ile koridor arasında belli bir basınç farkı oluşturabilecek.
Facebook, soğutma otomasyonu sistemi sayesinde, sunucularındaki küçük fanları azaltmayı veya tamamen kaldırmayı, böylece maliyet azaltmayı planlıyor. Şirket, Oregon, Prineville’de inşa ettiği yeni veri merkezinde, hem yeni soğutma sistemini, hem de yeni tasarım sunucularını kullanmayı, böylece maliyetten olabildiğince kısmayı amaçlıyor.
Facebook sunucularının sayısı 2009′da 30, 2010′da 60 bine ulaştı. Şirketin bugün sahip olduğu sunucu sayısının 100 binin üzerinde olduğu düşünülüyor.
Görüldüğü gibi Facebook teknolojisi büyük veri merkezlerindeki özel bir sorunu hedefliyor.Ancak Facebook’un bu sorunları tek başına çözmesi oldukça zor. Geçtiğimiz beş yıl içinde, veri merkezi araştırmacıları ve satıcıları bir dizi otomatik soğutma sistemleri üzerine odaklanmıştı bile. İşte birkaç örnek:
* 2007 yılında, HP Dinamik Akıllı Soğutma, HP, veri merkezlerinde bu sistem kullanılır.
* 2008 yılında, Opengate Veri Sistemleri, bir server kabinin hava basıncını izlemek ve kabin içindeki basınca göre fan aktivitesinin ayarlayabilmesi için modüller ile donatılmış veri merkezi rafları ve bir ısı çevreleme sistemi tanıttı.
* 2009 yılında, Lawrence Berkeley Laboratuarları ve Intel,üst ve alttaki sunucu sıcaklık ve basınç ölçümleri için değişiklikleri izleyen ve ayarlayan bina içine bir sensör ağı geliştirdi.
* 2010 yılında, Brocade bir açılan yeni bir veri merkezi, soğutmayı otomatik ayarlayabilecek bir bina yönetim sistemini tanıttı.

RedHack adliyeye geliyor


DIŞİŞLERİ ve İçişleri bakanlıkları dahil olmak üzere pek çok kamu kuruluşunun internet sitesini hackleyen, Kamu İhale Kurumu sitesinde AK Parti için “Satılık” ilanı veren “RedHack” isimli Türk Hacker grubu Kızıl Korsanlar adına konuşan “MaNYaK” lakaplı korsan, “Şirin Baba” adıyla Hürriyet’in sorularını yanıtladı. Sözcü ayrıca, 26 Kasım'da RedHack üyesi oldukları iddiasıyla tutuklananların davasını izleyeceklerini söyledi.

Çekirdek kadrolarının 12 kişi, ancak hareketi destekleyen 100’e yakın aktif hackerin olduğunu belirten “Şirin Baba”, kayıtlara geçmiş bir suçları olmadığını savundu. RedHack sözcüsü, “Biz açıkça ifade özgürlüğü bulamayan, zulme uğrayan, bunu dile getirmeye kalktığında bire bir sert müdahalelerle karşılaşılan bir ortamda bunun bir nefsi müdafaa olduğunu düşünüyoruz. Sürekli ötekileştirme yaşanılan bir ortamda bunun halkın sesini duyurmak adına bir nefsi müdafaa olduğu kanaatindeyiz” dedi.
İŞTE İLK KEZ DUYULAN REDHACK'İN SESİ
26’SINDA ADLİYEDEYİZ
RedHack üyesi oldukları iddiasıyla tutuklanan ve 24 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan Duygu Kerimoğlu, Uğur Cihan Okutulmuş ve Alaaddin Karagenç’in, 26 Kasım’da Ankara13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmasını izleyeceklerini belirten sözcü, bu konudaki çağrılarını kamuoyuna duyurdukları afişi Hürriyet ile paylaştı. RedHack sözcüsü, şunları söyledi: “Yargılananların bizimle hiç alakası yok. Bu gencecik insanları, RedHack hakkında paylaşımda bulunmakla suçluyorlar. Bu tür paylaşımları hükümet üyeleri dahil herkes yapıyor. Peygamber hakkında paylaşımda bulunarak Ehlibeyt’e dahil olunur mu? Bu çocukların yaptığı paylaşım da onları RedHack hacker yapmaz. 18 yaşındaki çocuğun 15 yıldır bize lider olması mümkün mü? Duygu Kerimoğlu, 2 yıllık bilgisayar bölümünü 5 yılda tamamlamamış bir kız. Alaaddin Karagenç, tekstil işçisi, Okutulmuş ise lise öğrencisi. Bizden biri yakalansa canımız bu kadar yanmazdı.
ÖNCELİĞİMİZ HACKERLIK DEĞİL
Bizler bir çok eylemde polisin burnunun dibine kadar girdiğimiz halde tanınmamanın avantajını kullanıyoruz. Hayatımızı, bilgisayar başında geçirmiyoruz. Önceliğimiz hackerlık değil. Önceliğimiz insan olmak, onurlu insan yaşamını tesis etmek. Eylemlerimizin sanat kadar estetik, devrim kadar saygın olması kaygısını taşıyoruz.
AMACIMIZ DEVLETİ YIKMAK DEĞİL
1997’den bu yana 200’ün üzerinde siber eylem gerçekleştirdik. Siteler, hacklenmediklerini söylüyorlar, ama biz suç işlemiş sayılıyoruz. Elimizde Dışişleri Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, TSK’ya ait önemli belgeler var. Ama bizim amacımız Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yıkmak değil. Bu ülkenin insan onuruna yakışır, yaşam modelleri inşa etmesini, komünist bir birliktelik, sosyalist bir yaşam modeli kurmasını istiyoruz.
GÜVENLİK DUVARI SIKINTI VERİNCE RÖPORTAJ BİTTİ
Hürriyet muhabiri, RedHack grubu ile önce twitter üzerinden temas kurdu ve görüşme talebini iletti. Görüşmeyi kabul eden sözcü, güvenlik nedeniyle 1 saat sonra temas kurdu ve Skype üzerinden sesli olarak soruları yanıtladı. Görüntü ise verilmedi. İlk kez bir gazeteci ile sesli röportaj yapıldığını belirten sözcü, kendisine, “Şirin Baba” olarak hitap edilmesini istedi. Konuşma sürerken bir başka RedHack üyesi “M4hir” takma isimli kullanıcı da görüşmeye dahil olmadan aynı sisteme bağlı kaldı. Bir saatlik görüşmenin sonunda “M4hir”, güvenlik duvarında bir sıkıntı meydana geldiğini belirterek sistemin kapatılmasını istedi. Af dileyerek veda eden “Şirin Baba”, bu görüşmenin güvenlik nedeniyle farklı kanallardan yönlendirildiğini de söyledi.
"ŞİRİN BABA"

Hürriyet’in sorularını yanıtlayan ve “MaNYaK” takma adını kullanan kullanıcı, RedHack’in lideri olduğunu öne sürdü. Görüşme sırasında ise kendisine “Şirin Baba” diye hitap edilebileceğini söyledi. Fotoğraf istendiğinde ise elinde RedHack bayrağı taşıyan, yüzü gizlenmiş bir Şirin görseli iletti.
 KAYNAK: http://www.hurriyet.com.tr/gundem/21997920.asp

22 Kasım 2012 Perşembe

Blogger Konu Altına Abonelik Ekleme


Ne zamandır bu kodu arıyordum.blogyazarıyız.blogspota teşekkür ederim.Bu kodumuz blogger sitesi olanlar için gerçekten harika bir kod,herkese tavsiye edebilirm.Bu kod sayesinde ziyaretçilerinizin sosyal ağlarınıza ulaşmalarını rahatlıkla sağlayabilirsiniz.Eğer birazcık Css bilginiz var ise ortaya daha farklı bir şeyler çıkarabilirsiniz.



Kodlarımıza geçelim..
Öncelikle temamızda <data:post.body/> kodunu bulalım ve hemen altına aşağıdaki kodları ekleyelim

<b:if cond='data:blog.pageType == "item"'>
<style type="text/css">
form.feedburner {
margin: 20px 0 0;
display: block;
clear: both;
}

.helperbloggerstyle {
background: url(https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEipivnRaNdY0ng8OxJToUyhda20ZFe_6RIXHFtNuXOOXpQqByUg0DpNxjIAlycBtYFQcrEOSNVpQ1wU6CmaFCeAUsCZV72hU275b9ZmeBD6Bpa3iZWzaKAjrUkt1f0melKm21jfZQXj9fwv/s1600/helperblogger.com-email-icon.png) no-repeat scroll 4px center transparent;
padding: 7px 15px 7px 35px;
color: #666;
font-weight: bold;
text-decoration: none;
border: 1px solid #D3D3D3;
-moz-border-radius: 4px;
-webkit-border-radius: 4px;
border-radius: 4px;
-moz-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
-webkit-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
}

.helperbloggersubmit {
color: #666;
font-weight: bold;
text-decoration: none;
padding: 6px 15px;
border: 1px solid #D3D3D3;
cursor: pointer;
-moz-border-radius: 4px;
-webkit-border-radius: 4px;
-goog-ms-border-radius: 4px;
border-radius: 4px;
background: #fbfbfb;
background: -moz-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%, #f4f4f4 100%);
background: -webkit-gradient(linear, left top, left bottom, color-stop(0%,#fbfbfb), color-stop(100%,#f4f4f4));
background: -webkit-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
background: -o-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
background: -ms-linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
filter: progid:DXImageTransform.Microsoft.gradient( startColorstr=&#39;
#FBFBFB&#39;, endColorstr=&#39;#F4F4F4&#39;,GradientType=0 );
background: linear-gradient(top, #fbfbfb 0%,#f4f4f4 100%);
}

#blogger-widget {
-moz-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
-webkit-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
-goog-ms-border-radius: 10px 10px 10px 10px;
border-radius: 10px;
background: none repeat scroll 0 0 transparent;
border: 1px solid #D3D3D3;
padding: 8px;
-moz-transition: all 0.3s ease-out;
-o-transition: all 0.3s ease-out;
-webkit-transition: all 0.3s ease-out;
-ms-transition: all 0.3s ease-out;
transition: all 0.3s ease-out;
width: 480px;
-webkit-box-shadow: inset 0px 0px 8px rgba(50, 50, 50, 0.75);
-moz-box-shadow: inset 0px 0px 8px rgba(50, 50, 50, 0.75);
box-shadow: inset 0px 0px 8px rgba(50, 50, 50, 0.75);
-webkit-box-shadow: inset 0px 5px 0px 0px #D8D8D;
}

#blogger-widget:hover {
background: none repeat scroll 0 0 #FFF;
-moz-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
-webkit-box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
box-shadow: 1px 1px 2px #CCC inset;
}

#blogger-widget td {
padding: 3px 0;
}
</style>

<center><br/><div id='blogger-widget'>
<div id='emailwidget'>
<table style='border:none; margin: 0px 0px 0px 0px; padding: 0px 0px 0px 0px;' width='100%'>
<tbody>
<tr style='border:none; margin: 0px 0px 0px 0px; padding: 0px 0px 0px 0px;'>
<td align='left' style='border:none; margin: 0px 0px 0px 0px; padding: 0px 0px 0px 0px;'>
<p style='color:#666; font-weight: bold; font-size: 18px; margin:0px 0px 5px 0px;font-family:georgia;font-style:italic; '>
Bizi Her Alanda Takip Et !
</p>
<form action='http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify' class='feedburner' method='post' onsubmit='window.open(&apos;http://feedburner.google.com/fb/a/mailverify?uri=FEEDBURNERADRES%u0130N%u0130Z&apos;, &apos;popupwindow&apos;, &apos;scrollbars=yes,width=550,height=520&apos;);return true' style='margin: 0pt;' target='popupwindow'>
<input name='uri' type='hidden' value='hblogger'/>
<input name='loc' type='hidden' value='en_US'/>
<input class='helperbloggerstyle' name='email' onblur='if (this.value == &quot;&quot;) {this.value = &quot;Enter your email%u2026&quot;;}' onfocus='if (this.value == &quot;Enter your email%u2026&quot;) {this.value = &quot;&quot;}' type='text' value='Enter your email%u2026'/>
<input alt='' class='helperbloggersubmit' title='' type='submit' value='Submit'/>
</form>
</td>
<td style='border:none; margin: 0px 0px 0px 0px; padding: 0px 0px 0px 0px;'>
<p style='color:#666; font-weight: bold; font-size: 14px; margin:0px 0px 5px 0px;font-family: georgia; '>
Sosyal A%u011Flar!
</p>
<a href='http://feeds.feedburner.com/FEEDBURNERADRES%u0130N%u0130Z' rel='nofollow' target='_blank' title='Suscribe to RSS Feed'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhxgHGz2XK3RXJESduZhy5UJO7gmgsqwlXmuwGbU_dgix5nXcJtedK8TEyHcXdcbDO8oDOQO1LGE2wBuPpaMu1QJNb3crj7Cp0e_Brcsi5LGeJexPrHzpUaHNzUe6Dg4XNwlOvIMvWUXb-p/s1600/helperblogger.com-rss.png'/></a>
<a href='http://twitter.com/Oguzhan_aktepe' rel='nofollow' target='_blank' title='Follow us on Twitter'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiGT-5WLblBxc0hGdw2YxlMrfe5OMIp8AJZe9xj_dRuJsogvZZzLnABkHh8-uBQ2jYO6GN9EHpdYIo1W68lCLsy5IdVBMNpozEvH4_6fXaj-30LSeJ_K_3yDcLxGGSJdbDVE1U98SZv91l2/s1600/helperblogger.com-twitter.png'/></a>
<a href='http://www.facebook.com/webmastercity' rel='nofollow' target='_blank' title='Follow us on Facebook'><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj04DtE7Bq5cMtUYWCpGFWh1-jNFfM-Ozjyi8-67PQkLdoHvBeVx_bOBBzI8XgEsMEeTbwjfUTGcUbz7IFW1N-fr7RuGZXuhyphenhyphenITPIdVVyIcAMxuTre4URaEZnUrAN-YNe7szq3ZY12B9bYz/s1600/helperblogger.com-fb.png'/></a>
<a href='https://plus.google.com/GOOGLEPROF%u0130L%u0130N%u0130Z' rel='nofollow' target='_blank' title='Follow us on Google '><img src='https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEixtHsBJui7GoGorMO6-0N9bEXeTcbWZlCiEh35nD7TtJaDGFnKD9tHPAS-6B671WKCPERArzSAkQZ-FLuiEpO2q5h3D0lumd64Z6EX-jN7T7OWjCOQi6gyb_GnqYebvxR1vw3qLBi7UhFF/s1600/helperblogger.com-gplus.png'/></a>
</td>
</tr>
</tbody>
</table>

<iframe src="//www.facebook.com/plugins/like.php?href=https%3A%2F%2Fwww.facebook.com%2Fwebmastercity&amp;send=false&amp;layout=standard&amp;width=450&amp;show_faces=true&amp;action=like&amp;colorscheme=light&amp;font=verdana&amp;height=30" scrolling="no" frameborder="0" style="border:none; overflow:hidden; width:450px; height:30px;" allowtransparency="true">
</iframe>
<a class='twitter-follow-button' href='http://twitter.com/Oguzhan_aktepe' rel='nofollow'></a>
<script src='http://platform.twitter.com/widgets.js' type='text/javascript'></script>
</div>
</div>
</center>
</b:if>


Temamızı kayıt edelim işimiz bu kadar..

Hayırlı Bloglamalar :)

Bilgisayar Çeşitleri


Farklı amaçlara hizmet eden bilgisayarlar ve işlevleri.
Bilgisayar Çeşitleri
Soldan sağa sırayla masaüstü, dizüstü ve cep bilgisayarları.
Microcomputer/PC (Personal Computer=Kişisel Bilgisayar)Tek kişinin kullandığı bilgisayarı ifade eder. İşletmelerde kullanılanlara göre daha küçük yapıdadır. Günümüzde iki çeşit yapıda PC vardır. Birisi IBM uyumludiğeri Macintosh uyumlu bilgisayarlardır. Macintosh(Mac) bilgisayarlarda aslında PC olmasına rağmen, günümüzde Windowsişletim sisteminin çalıştığı kişisel bilgisayarlara PC denilmektedir. Kişisel bilgisayarlar 3 farklı yapıda bulunabilmektedir.Masaüstü Bilgisayarlar(Desktop)
Sabit bir konsol veya masa üzerine uygun yapıdaki bilgisayarlardır. Taşınıp kaldırılamazlar. Boyutları büyük ve ağır olmasından çevresel faktörlerden daha az zarar görür. Yüksek güç harcarlar ve daha az maliyete sahiptirler. Kasa, klavye/fare ve ekran ayrı olarak bulunur.
Dizüstü Bilgisayarlar(Laptop/Notebook)
Tüm donanım birimi aynı kasa içerisindedir. Masaüstü bilgisayarlara göre daha az enerji harcar, fakat daha hassastır.
PDA (Personal digital assistants)
Sabit disk yerine flash hafızanın kullanıldığı daha küçük cep boyutlarında yapıya sahip bilgisayardır. Daha çok randevu, not tutmak, internet ve ofis uygulamaları için kullanılır. PalmTop, el veya cep bilgisayarı olarak ta bilinir. Birçok modelde klavye ve fare yerinedokunmatik ekran(touch screen) bulunur.
HTPC (Home Theater PC)
Ev sinema sistemi bilgisayarı anlamına gelmektedir. Yapısı temelde PC+TV kartı+ Büyük LCD ekran ve gelişmiş ses sisteminden oluşur. Daha çok televizyon izlemek/kaydetmek, DVD, HD, DIVX filmler izlemek, müzik dinlemek veya dijital resim görüntüleme amaçlı kullanılır. Kendilerine has kasa yapıları vardır. Bazılarında uzaktan kumanda ve kasa önünde aydınlatılmış LCD bilgi ekranı bulunur.

Workstation(İş İstasyonu)

 
Workstation(İş İstasyonu)
Soldan sağa sırayla iş istasyonu, mainframe ve süper bilgisayar.
Workstation (İş İstasyonu)
Çok gelişmiş bir işlemciye sahip, belirli bir görevi yerine getirmekiçin optimize edilmiş bilgisayarlardır. Üzerinde PC lerde olmayan belirli bir iş veyaperformans için donanım birimleri kullanılır.
Server (Sunucu)
Başka bilgisayarlara ağ üzerinden hizmet üretmek amacıyla güçlüişlemci, büyük RAM ve disk boyutları ile yapılandırılmış bilgisayarlardır.
Mainframe
Eskiden hayati hesaplamalarda bir oda veya daha büyük kapalı alana sığacak kadar büyük olan bu yapılar günümüzde toplu sunucu yapı(server enterprise) olarak karşımıza çıkmaktadır. Büyük birçokticari şirkette bu yapı işlemlerin yürütülmesi ve verilerin depolanmasıgibi görevler için kullanılmaktadır.
Süpercomputer (Süper bilgisayarlar)
Büyük bilimsel çalışmalarda, nükleer enerji araştırmalarında, hareketlianimasyonlarda, akışkanların karakteristiklerini hesaplamada ve meteoroloji gibi alanlarda gereken hesaplamalar için kullanılır. Mainframe ile arasındaki fark süper bilgisayarlar işlemci gücüne dayalı tek bir çalışmaya has iken mainframe çoklu kullanıcı yapıya sahiptir.

Cache Bellek Nedir? (ÖN BELLEK)



Siz bir uygulamayı ikinci çağırışınızda ilk çağırışınızdan hızlı açılıyorsa cache bellek ile tanıştınız demektir. Peki bu olayın perde arkası nedir?

Cache Bellek en son yaptığınız işlemleri değerlendirerek bir sonraki yapacağınız işlemi %90 tahmin edip bu bilgileri tutan L1 ve L1 in %10 tutturamaması durumunda bu %10 un da %90`ı oranında (siz hesaplayın artık) tahmin edip bu bilgileri tutan L2 adında işlemci çekirdeğine gömülü iki adet statik Ram den oluşur.

Cpu L2`de de bu bilgileri bulamamsı durumunda RAM`e gider. Orada da yoksa HDD`e gider.

Cache Belleği ilk icat edildiği yıllarda board üzerine koymuşlar ve sadece L1`den oluşuyormuş. O zamanlar da bu tahmin mekanizması bayağı işe yarasa da board üzerinde olduğu için Cpu L1 ile iletişime geçeceği zaman board`un veri yolu hızına düştüğü için pek şimdikisi kadar kullanışlı değildi. Abiler bu Cache`i Cpu içine koymak istiyorlardı. Fakat bu o kadar kolay değildi. Milyonlarca transistörü Cpu içine koyan adamlar, bir türlü Cache`i çekirdeğe gömemiyorlardı ki çekirdek hızında erişebilsinler. Bir ara akıllarına bir fikir geldi. Madem biz bunu çekirdeğe koyamıyoruz çekirdeğe en yakın yere koyalım dediler ve bu fikrin ürünü olan SLOT işlemciler piyasaya çıktı. Bu tip işlemcilerde çekirdeğin etrafında Cache`ler görülebilir. Fakat bu yöntemle hem istedikleri performans`ı alamadılar hem de işlemci board üzerinde dikine durduğu için sabitlemek zor oluyordu. Bir süre sonra Cachle`i çekirdeğe gömmeyi başardılar. Hatta L2 ile birlikte. Cache li işlemciler normallerinden daha pahalıydı. Çünkü cache`i çekirdeğe gömmek zor bir işlemdi. Öyle ki ürettikleri 100 işlemciden 98`ini çöpe atmak zorunda kalıyorlardı.

İşte bir işlemci alırken dikkatimizi çeken 512 cache olayının hikayesi kısaca böyle.

Nasıl Çalışır? 
Her zaman şu örnek verilir. Bir lokantaya ilk defa gidip bir kase çorba istediğinizde Çorbanın yapılıp gelmesi uzun sürebilir. Eğer yemeğin yapıldığı yerin(HDD) hemen ön tarafında belirli bir miktar yemeği sıcak tutabilecek bir hazne varsa (RAM) ve siz oradaki çeşitlerden birini yiyecekseniz çorbanın pişmesini beklemezsiniz. Siz eğer aynı yere daha sık gelmeye başlarsanız garson sizi tanır ve sizin geleceğiniz saatlerde yemek arabasına(L2) sizin çeşitlerinizi de koyar. Sürekli müşterisi olursanız ve %90 aynı siparişleri veriyorsanız geleceğiniz saatte çorbanızı masanızda(L1) hazır bulursunuz.

Ne işe yarar? 
İşte siz örn: Excel`i ilk açtığınızda normal hızda açılır. 2. Açtığınızda nasıl açıldığını bile fark edemezsiniz.

Cache farkını Setup`tan L1 ve L2 seçeneklerini DİSABLE yapıp test edebilirsiniz.

Statik ram den bahsettik onu da açıklayalım;

Çalışma prensibi olarak temelde 2 tip RAM vardır. Dynamic ve Static.

Static RAM makine açık olduğu sürece üzerine yazılan veriyi tutabilir. Transistörlerden imal edilmiştir.

Dynamic RAMler üzerindeki veriyi tutabilmek için belirli aralıklarla kondansatörlerle tetiklenmeleri gerekir. Aksi takdirde üzerindeki veri kaybolur. Bunun için ana kart üzerinde bu tetiklemeyi yapacak ayrı bir devre dizayn edilmiştir ve bu yüzden dynamic ramler cache bellek olarak çekirdekte kullanılamazlar. Bildiğimiz ramler Dynamic ramdir. Static ramler yapılarında transistör kullanıldığı için daha pahalıdır.